12 Ağu 2020

Yamacın Öteki Tarafı Her Zaman Daha Yeşil Değildir

İTÜ Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü’nden Dr. Öğretim Üyesi Ömer Yetemen ve birlikte çalıştığı bilim insanları, Antarktika hariç bütün kıtalardan toplam 60 lokasyonda inceledikleri bakı farkı kaynaklı bitki örtüsü yeşillik indisi sonuçlarını “Geophysical Research Letters” adlı dergide yayınlanan makalelerinde gösterdiler.

Haber: İTÜ Medya ve İletişim Ofisi

Haber Yayın Tarihi: 12 Ağustos 2020

Çalışma kapsamında Antarktika hariç bütün kıtalarda ve ABD, Meksika, Şili, Sudan, İspanya, İsrail ve Avusturalya gibi ülkelerde yer alan toplam 60 havzanın yamaç bakı farkını yansıtan bitki örtüsü, uzun yıllar, aylık ortalama, normalize edilmiş fark bitki indisi (NDVI) bazında incelendi. “The Grass Is Not Always Greener on the Other Side: Seasonal Reversal of Vegetation Greenness in Aspect‐Driven Semiarid Ecosystems” isimli makalenin bulgularına göre yarı kurak iklimlerde bakı farkından kaynaklanan bitki yeşillenmesinin, kuzey yamaçlarda güney yamaçlara göre her zaman daha fazla olmayacağı gösterildi.

“Yamacın Öteki Tarafı Her Zaman Daha Yeşil Değildir” isimli makalenin bulgularına göre, bilinenin aksine yarı kurak iklimlerde bakı farkından kaynaklanan bitki yeşillenmesinin, kuzey yamaçlarda güney yamaçlara göre her zaman daha fazla olmayacağı gösterildi. Makale, Yer Bilimlerinde yetkin bir kuruluş olan Amerikan Jeofizik Birliği’nin “Geophysical Research Letters” adlı en önde gelen dergisinde yayımlandı.

Türkiye’deki Yamaçlar Araştırmanın Önemli Bir Parçası

İTÜ Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü’nden Dr. Öğretim Üyesi Ömer Yetemen ve birlikte çalıştığı bilim insanları, Türkiye’de dağların denize paralel uzanması ve iç kesimlere düşen yağışların azlığı sebebiyle karşılıklı yamaçlarda bitki örtüsündeki farklılığın belirgin olabileceğini kaydetti.

Araştırmanın ön çalışmalarında, Kula Manisa’daki volkan konilerinde ve Ankara Beypazarı’ndaki havzalarda belirgin bitki örtüsü farklılığı gözlendi. Ayrıca, karşılıklı yamaçların orman yangınlarından etkilenmelerinin mevcut olan nemlilik ve bitki örtüsü miktarı bakımından farklılık gösterdiği gözlemlendi. Yangın sonrası oluşan erozyon özellikle yoğun bitki örtüsünü kaybetmiş kuzey yamaçlarından daha fazla olabilmekte ve iklim değişikliğinin neden olduğu kuraklaşma sonucu, kuzeye bakan yamaçların kendisinden daha kurak olan güneye bakan yamaçlar gibi olacağı bulgularda gösteriliyor. Güney yamaçlarda ise kuraklığın şiddetlenecek ve bitki örtüsünde kısmen veya tamamen kayıplar olacağı ortaya çıktı.

Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) desteğiyle projeyi sürdüren Dr. Öğr. Üyesi Ömer Yetemen proje ile ilgili şu ifadeleri kullandı: “Bitki örtüsü farklılığı uzun yıllar sonucunda yamaçlarda erozyon farklılığına, dolayısıyla asimetrik vadi oluşumuna da sebep oluyor. Araştırmanın devam ettiği süreçte, erozyona yönelik önlemlerin de alınabilmesi için Türkiye’de bu tür sahaların gözlemlenmesi ve kayıt altına alınması üzerine çalışmaları hedefliyoruz. TÜBİTAK Yurda Dönüş projem dahilinde bu konu üzerinde hem global hem de Türkiye ölçeğinde çalışıyoruz. Bu konu tanımsal olarak oldukça iyi bilinen bir olgu, fakat matematiksel ifadeler ile pek bilinmiyor. Bitkilerin mikroklimadan kaynaklı değişikliği ve erozyona etkileri üzerine Avrasya Yer Bilimleri Enstitümüzde çalışmalarımızı sürdürüyoruz.”

Yeşillenmede Dönüşümlü Davranış

Dr. Öğr. Üyesi Ömer Yetemen araştırma bulgularına göre “daha uzun süre gölgede kalan ve nispeten daha nemli olan kuzeye bakan yamaçlar her zaman daha yeşildir” tezinin bir anlamda çürütüldüğünü söyledi. Araştırılan 60 havzanın sadece altısında kuzey yamaçları yıl boyunca daha yeşil olarak gözlemlenirken, on ikisinde ise önemli bir fark gözlenmediğini dile getiren Yetemen şu ifadeleri kullandı: “Diğer 42 sahada kuzey yamaçları yazları daha yeşil geçirirken kış aylarında güney yamaçlarının daha yeşil olduğu gözlemlendi. Yeşillenmedeki bu dönüşümlü davranış yamaçlardaki bitkilerin büyüme farklılıklarına ve lokal iklim özelliklerine bağlandı.”

Dr. Öğretim Üyesi Ömer Yetemen Hakkında

Dr. Ömer Yetemen İTÜ Jeoloji Mühendisliği Bölümünde 2005 yılında lisans öğrenimini, 2007 yılında ise yüksek lisans öğrenimini tamamladı. Diğer yüksek lisans derecesini Jeoloji üzerine University of Nebraska’da 2008, doktora derecesini ise University of Washington’da İnşaat Mühendisliği Bölümü Hidroloji Ana bilim dalında 2014 yılında tamamladı. Ardından 2014-2016 yıllarında Kanada’da University of Saskatchewan’da doktora sonrası araştırmacı ve 2016-2019 yıllarında Avusturalya’da University of Newcastle’da İnşaat Mühendisliği Bölümünde ‘Lecturer’ (Dr. Öğretim Üyesi) olarak çalışmıştır. TÜBİTAK Yurda Dönüş program kapsamında yurda dönen Dr. Yetemen, 2019 Aralık ayından beri Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü İklim ve Deniz Bilimleri Anabilim Dalı’nda Dr. Öğretim Üyesi olarak görev yapmaktadır. Dr. Yetemen ekoloji, hidroloji ve jeomorfoloji konularında disiplinler arası çalışmakta olup, özellikle bitki örtüsünün yüzey şekillerine ve erozyona etkisi ve modellenmesi konularında çalışmaktadır. Dr. Yetemen’in eko-hidro-jeomorfolojiye katkıları 2012 yılında Geological Society of America’dan Farouk El-Baz Öğrenci Araştırma Ödülünü, 2016 yılında ise American Geophysical Union’dan Water Resources Research Editörün Seçimi Ödülü’nü alarak takdir kazanmıştır. Ayrıca hakemlik katkılarından dolayı 2019 yılında Environmental Research Letters adlı dergi tarafından Hakemlik Ödülü de almıştır.

Makalenin tamamına aşağıdaki linkten erişebilirsiniz.

https://agupubs.onlinelibrary.wiley.com/doi/full/10.1029/2020GL088918

İTÜ Ayazağa Kampüsü

Rektörlük Binası Maslak-Sarıyer / İstanbul

İTÜ Ayazağa Kampüsü Telefon

0212 285 30 30 (40 Hat)

İTÜ Ayazağa Kampüsü Fax

0212 285 29 10

İTÜ
More than one Google Analytics scripts are registered. Please verify your pages and templates.